Aman! Araplara Para Kaptırma
Es-Selamü Aleykum, sevgili okurlar,
İslam ‘ın beş şartından biri “hac”dır. İmkanı olan her Müslüman Kabe’nin manevi havası ile beslenmelidir. Orası insana ne kazandırır, gitmeyen bilemez.
Son dönemde ne yazık ki, Kabe şimdi “Suudi” Arabistan’ da pek de ehli sünnet olmayan insanların elinde. Bir çok olumsuz tutumlarından dolayı, Türkiye’de tüm Araplara iyi gözle bakılmıyor. Hem tarihi hem de güncel sıkıntılardan dolayı vaziyet böyle.
İyi de, Suudi yönetimi yüzünden Allah’ın emrini askıya mı alacağız yani?
-Ama hac paralarını Suudlar Amerika’ya veriy(or).
(Bu iddianın temeli nedir?Aslı esası var mı? Bilemiyoruz.)
Öyle bile olsa, Suudi Arabistan ‘da yaşayan Hambeli mezhebinin ehli sünnet halkından bu hacılarla geçinenler var. Vahabilerin zulmü altında gariban kaldılar. Sırf onlarla dindaşlığımızı yad etmeye dahi değer. O Müslümanları dahi terk edemeyiz. Bu bir.
İkincisi. Zaten hac öyle bir ibadet ki, dili, ırkı, mezhebi, rengi, milleti çeşit çeşit Müslümanları bir araya getiren bütüncül bir ibadettir. Dünyadaki diğer Müslümanlarla bir araya gelmeye değer. Zaten haccın en büyük hikmetlerinden biri de budur. Ümmetin kendini bütün hissetmesidir. Yani hac İslam birliğinin tekrar oluşmasını sağlayacak olan bir ibadettir.
Suudlara kızıp da “hac” dan vazgeçilmez.
Şöyle ki, mahalle camisinin imamı gevşek adam diye camiden vaz mı geçelim?
İmamın yaptığı yanlışlar, onu bağlar. Hatasını diyanete bildir. Hem imamını beğenmemek münafıklık alametidir.
İnşAllah nasip olur. “Bekke” vadisinden giderek Kabe’ye yüz sürmek.
Hayır dualarınızı esirgemeyin
Mustafa Erol
islamievlilik.net