Hemen “B” mi?
Es-Selamü Aleykum, sevgili okurlar,
Yazımıza başlamadan önce şu 5 saniyelik videoya bakalım.
[su_youtube_advanced url=”https://youtu.be/hUcnSQ4Gce4″]
Yahu bey amca, bu hanımefendi yengemizle evlenmedin mi? Hayatınızı bir ömür boyunca birleştirmek üzere bağlanmıştnız. Bir hafta sonuna bile tahammül edemez olmuşsun.
Aslında bu durum bir çok evlilikte olmaktadır. Gerek hanım kocasına karşı, gerekse koca hanımına karşı bunları hissetmektedir.
Evlenmeden önce hayalleri mutlu bir yuvadır. Mutlu yuva derken bu işi hep sıkıntısız olmasını dileriz… De gerçekler hiç ööyke olmaz.
Evlilik sıkıntılara beraber göğüs germektir. Başlarına ne gelirse gelsin, birbirlerinin yanında olduklarını hissettirmek lazım.
Mesela, imkanı olan bir koca eşine her ay iyi harçlık verirken, bir ay işleri iyi gitmedi, az para verdi. Vay o kocanın haline.
Yıllarca evde kocasına yemek hazırlayan bir kadın. Ev işleri ağır geldiği bir gün, sadece çorba yaptığı akşam, vay o kadının haline.
Bu geçici dünya hayatında, karı koca birbirinin duygusal beklentilerine cevap vermiyor. Hatta duyguları yıpratıyorlar. Ancak hayat yalnız çekilmediği için birbirlerine katlanan bir yığın evlilik var.
Bu ay az harçlık aldığı için kocasına ekşiyen hanımefendi! Bu adam zaten yeterince kazanamadığı için canı sıkkın. Bir de sen üstüne gidince iyice yıkık hale geliyor. “Sana para mı lazım koca mı?” Bu sorun cevabını düşün.
Akşam yemeğinde bir tas çorbaya razı gelmeyen herif! Kadıncağız zaten yorulmuş. Evinizi temizlemiş. O halde bir de çorba yapmış. “Eline sağlık. Çok güzel olmuş.” demek çek mu zor. Kadının yorgun yerlerine hafif hafif masaj yapsan da gönlü olsa. Ertesi gün sana ne yemek yapar, gör.
Bu duygusal duyarsızlık ve madde ilik yüzünden psikiyatristler, psikologlar neredeyse fazla mesai yapıyor. Anti depresan ilaç şirketleri zengin oluyor. Yani birbirimizi yaşayan ölü haline getiriyoruz.
Hayır dualarınızı esirgemeyin
Mustafa Erol
islamievlilik.net