Kadın Erkek Eşit mi?

Es-Selamü Aleyküm, sevgili okurlar,
İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra Amerika’da bir akım çıktı. “Kadın Erkek Eşitliği” şeklinde. Daha sonra bu “Kadınlara Ekonomik Özgürlük” şekline dönüştü.
Buradaki sinsi amaç kadınları iş gücüne katarak işçi maliyetini düşürmekti. Çünkü savaşta birçok erkek ölmüştü. Bunların içinde kalifiye işçilerde vardı. Hele ustalar azalmıştı. İşçiler ve ustalar patronlarla maaş pazarlığı yapıyorlardı. Patron da işi yürütecek kalifiye eleman bulamadığı için işçilerin, özellikle ustaların maaş teklifini kabul ediyorlardı.
Böylece işveren tayfasına işçi maaliyeti çok yüksek geliyordu. İşçi sayısı artarsa, işçiler daha ucaza iş yapacak hale geleceklerdi. Bu konuda şeytani bir plan hazırladılar. Ülkede kadın nüfusu çok fazlaydı. Hayat şartları çok ağır olduğunu, ailenin yeterli gelmediğini gerekçesiyle kadınları da iş hayatına ittiler. Sloganları yukarıda belirttiğimiz gibi: “Kadın Erkek Eşitliği”, “Kadınlara Ekonomik Özgürlük” gibi.
Bir dönem ise 1922 yılında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği kurulmuştu. Sözüm ona komünist rejim. Gelir adaleti, emekçi üstünlüğü gibi fikirlerle devlet tesis etmeye çalıştılar.
Herkese iş, gelir gibi vaadler vardı. Uygulamaya geçince kadın erkek kim varsa herkes devletin memuru oldu. Mahalledeki bakkala kadar. Şimdiki Çin’de uygulanan komünist sistemin daha koyusu. Cümle vatandaşın giyecek l, içecek, yiyecek, barınma gibi ihtiyaçlarını sadece devlet planlıyordu. Kadın açısından bakarsak: Kadınların çalışma şartları tamamen erkeklerle aynıydı. İş yerlerinde kadına uygun hiçbir pozitif ayrımcılık hakkı yoktu. Hatta kadınlar için ayrı tuvalet bile kurulmamış bir çalışma hayatı. İnsanların hak aramasını engellemek için ise çözüm basit: Herkese günlük votka istihkakı. Sarhoş ettikleri için ise fazla ses yükselmiyordu. Neyse bu sistem 1991 yılında çöktü.
Kadın Erkek Eşitliği’ ni her alanda eşitlik şeklinde düşünmeyiz. Gelelim mevzuya.
***
Ne hikmetse ülkemizde boşanma olayları “Kadın Erkek Eşitliği” sloganları duyulmaya başlayınca arttı. Kadın Erkek Eşitliği denince kadınlar kendi sorumluluklarından imtina etmeye başladı. Yani erkekleştiler. Hiç bir erkek de erkekleşmiş dominant bir kadınla evli kalmak istemez. Kadın ise kendini kocası ile denk gördüğü için erkeğin talepleri kadının zoruna gitmektedir. Böylece yuvalar dağılıyor.
Kadın erkek eşit olsaydı. Hem kadın hem de erkek, hem doğum yapar hem de bebeklerine süt verirlerdi. Yaradılış farkı unutturulmak için batının hastalıklı fikirleri taa içimize girdi.
Spor müsabakaları bile kadınlar ve erkekler olarak ayrı kategoride yarışıyor. Kadın erkek karışık yarışan görmüyoruz. Çünkü kadın erkek arasında hem duygusal hem de fiziksel fark çok fark var.
Yahu, Allah bile kadınlara her ay namaz izni veriyor. Yani eşitlik bu alanda da yok.
Kadın Erkek hangi açıdan eşittir?
İnsani haklar bakımından kadın ve erkek eşitliği vardır. Barınma, sosyal güvence, eğitim hakkı, sağlık hizmetleri gibi haklardan erkekler ne kadar faydalanıyorsa kadınların da o kadar faydalanmak haklarıdır. Hatta günümüzde pozitif ayrımcılık şeklinde kadınlara hak ettikleri imtiyaz olarak insani haklar sağlanmaktadır. Daha fazla da geliştirilebilir.
Kadın Erkek Ne Zaman Eşit Değildir?
Sosyal ve aile sorumlulukları olarak kadın erkek eşit değildir. Bir erkeğin yükünü kadına veremezsiniz. İslam’a göre ailenin geçim yükü erkektedir. “Kadın Erkek Eşitliği” deyip böyle ağır bir yükü kadının ince beline yüklemek hangi vicdana sığar.
Bu kadını aşağılamak değildir. Böylece kadına yüksek bir makam verilmiştir. Kadın çalışmak zorunda değildir. Kocası muhakkak karısının geçimini sağlamak zorundadır. Kocası da karısını çalışması için baskı yapamaz. Kazandığı parayla karısına galebe yapamaz. Eğer kadın dilerse, uygun şartlarda ailesini ihmal etmeden çalışabilir. Bir de kocanın geliri aile geçimine yetmiyorsa, bir hanım aile geçimine destek olmak için çalışabilir.
Sonuç olarak, erkeğin üstünlüğü aile reisi olmasıdır. Kadının üstünlüğü ise Allah’ın (c.c.) kadınları erkeklere emanet etmesidir. Biliyoruz ki emanet kendi varlığımızdan daha değerlidir.
Hayır dualarınızı esirgemeyin.
Mustafa Erol
islamievlilik.net